Uzun ve soğuk geçen kış mevsiminden sonra çok kısa bir süre içinde yaz mevsimine giriş yaptık. Dünyadaki iklim değişikliğinin ülkemizde yansıması 4 mevsimden 2 mevsime dönüşmek oldu. İlkbahar-Yaz-Sonbahar-Kış bitti. Son yıllarda sadece Yaz ve Kış var. Kışın soğuğundan ılık bir bahar ayları ile yaz aylarına geçer, kışın gelişini ise sonbaharın serin ayları ile yapardık. Bu ,mevsim değişikliği ise yaşam tarzımızı da derinden etkileyerek değiştirdi. Son yıllarda mevsimlerdeki ani ısı değişikliklerinin 15-20 dereceyi geçmesi bölgemizde ve şehrimizde SICAK – GÜNEŞ ÇARPMASI vakalarının daha sık görülmesi olarak hayatımıza girdi.
Sıcak (güneş) çarpması; genellikle yüksek sıcaklıklara uzun süre maruz kalmanın, uzun süreli veya yoğun fiziksel eforun veya ilaç kullanımın bir sonucu olarak bireyin vücudunun ısı düzenleme mekanizmalarının yetersiz kalarak vücudun aşırı ısınması durumuna verilen isimdir. Tanımdan da anlaşılacağı üzere
*Genellikle yüksek sıcaklara uzun süre maruz kalınması
*Sıcak ortamda uzun süreli yoğun fiziksel efor yapılması
*İlaç veya kimyasal kullanımı
sonucu vücudun “ısı düzenleme mekanizmalarının” yetersiz kalması aşağıdaki bulguları ortaya çıkarır.
• Vücut ısısı 40°C’nin üzerine çıkması
• Çok hafiften ileri dereceye kadar bitkinlik, yorgunluk hissedilmesi
• İlk saatlerde aşırı terleme olarak başlayıp daha sonra terlemenin azalması
• Kol ve bacaklarda daha fazla olmak üzere adale krampları
• Cilt kuruluğu ve sıcaklığı
• Baş dönmesi, mide bulantısı, kusma, mide krampları
• Davranış bozukluğu ve halüsinasyonların görülmesi
• Sinirlilik
• Hızlı ve zayıf nabız
• Kliniğin ağırlaşması ile birlikte bilinç kaybı
gibi bulguların birden fazlasının aynı anda görülmesi ile ortaya çıkan bir hastalık olarak tanımlanır.
Klinik bulgular ısıya maruz kalınan ilk saatlerde ortaya çıkabileceği gibi 1-2 gün sonrada ortaya çıkabilir. Çöl sıcakları olarak ta tabir edilen mevsim normallerinin çok üzerindeki sıcaklıklara uyum sağlanamadığı durumlarda yukarıdaki bulgular ortaya çıkar. Özellikle de 11.00 ile 15.00 saatleri arasında vücudumuzun güneş ışınlarına dik olarak maruz kalması en önemli etkendir.
Kimlerde güneş çarpması daha çok etkili oluyor sorusunu sormak gerekir. Sorunun cevabı aynı zamanda korunma yollarını da bize gösterir.
YAŞ GURUBU ;
• Bebekler ve çocuklar ile 65 yaş üzeri kişiler
KRONİK RAHATSIZLIĞI OLANLAR;
• Kalp hastaları
• Böbrek hastaları
• Diyabet hastaları
• Kanser hastaları
• Tansiyon hastaları
• Hamileler
• Psikolojik ya da psikiyatrik hastalığı olan kişiler
İLAÇLAR;
• İlaçlar ( antidepresanlar, diüretikler, beta-blokerler, antikolinerjikler…)
YAŞAM TARZI;
• Alkol kullanımı
• Aşırı kilolu ya da aşırı zayıf olan kişiler
• Sürekli ve bilinçsizce diyet yapanlar, yetersiz sıvı alanlar
Yaş gurubu riski içinde 5 yaş altı ve 65 yaş üstü olanların, kronik hastalıkları olanların, yaşam tarzları ile risk gurubunda olanların çok daha dikkatli olunmalıdır. Özellikle 11.00-15.00 saatleri arasında güneşe maruz kalmamaları gerekir. Risk guruplarında olanlar otopark veya garaj içi dahi olsa araç içinde kısa süreli kalmaları çok risklidir. Çünkü çok kısa sürede(10-15 dakika) araç içi ısı 7-8 derece yükselebilir.
Risk gurubu haricinde olup güneş çarpmasına yakalanma ihtimali olanlar ise;
*Tarlada ,bağ-bahçede yüksek sıcak altında ve uzun süre çalışmak zorunda kalanlar
*Güneş altında eğitim yapan askerler-sporcular-işçiler
*Ortam ısısı yüksek olan yerlerde çalışanlar
*Plaj, kumsal, hamam, sauna gibi aşırı sıcak ortamlarda bulunanlar
olarak sıralayabiliriz.
Yetişkinler ve çocuklarda güneş çarpması ve belirtilerinden korunmak amacıyla yapılabilecek pek çok korunma yöntemi bulunmaktadır. Bu yöntemlerden bazıları şunlardır
Çocuklar için koruyucu güneş kremi önerilmekle birlikte kişisel olarak ben önermiyorum . Alınacak tedbirlerden biri kıyafet seçiminde kendini göstermektedir. Bebek ve çocukların sıcak havalarda pamuklu ve açık renkte kıyafetler kullanması ve terleme ihtimaline karşı bu kıyafetlerin belli aralıklarla değiştirilmesi gerekmektedir. Aynı zamanda, terleme nedeniyle ortaya çıkan sıvı kaybını su ile telafi etmek şarttır.
Güneşin en dik açı ile geldiği öğle vakitlerinde (11.00-15.00 arası) mecbur olunmadıkça güneş ışığı altında kalınmamalı,
Güneşin etkisinin fazla hissedildiği saatler başta olmak üzere dışarı çıkarken güneş kremi gibi cildi koruyan ürünler kullanılmalı,
Güneş kreminin yanı sıra özellikle baş bölgesini korumak amacıyla güneş gözlüğü, şapka ve şemsiye kullanılmalı,
Çok sıcak havalarda ağır egzersiz yapmaktan kaçınmalı,
Her fırsatta duş alınmalı,
Güneş ışığı altında kalan araç gibi kapalı alanlarda bulunulmamalı,
Gün içinde en az 2-3 litre su ya da sıvı tüketilmeli,
İnce, hafif ve güneş ışığını yansıtacak açık renkte kıyafetler tercih edilmeli,
Yağ oranı yüksek besinler yerine sindirimi kolay yiyecekler tüketilmelidir.
Bütün tedbirlere rağmen hastalık oluşursa yapılması gerekenler; Yüksek sıcaklıkta havaya ve güneş ışınlarına çok fazla maruz kalan kişilerde güneş çarpması
görülebilmektedir. Müdahale edilmediği takdirde kalıcı hasarlara ve ölümcül sonuçlara neden olabilen güneş çarpması durumunda ne yapılması gerektiğinin bilinmesi gerekmektedir.
Güneş çarpması olan hastaya ilkyardım uygulamaları ilk evrede hemen uygulanması esastır. Öncelikle çarpmanın gerçekleştiği bireyler güneş ışığı ve sıcak havanın etkisinin olmadığı serin-gölge ya da klimalı bir yere taşınmalıdır. Hastanın bunalmasına ya da boğulmasına neden olabilecek kalın kıyafetler ve varsa kravat gibi aksesuarlar çıkarılmalıdır. Güneş çarpması yaşayan çoğu kişide kusma belirtisi görüldüğü için hastaların yan yatırılması da ilk yardım sırasında önemli noktalardan biridir. Hastalar serin bir yere taşındıktan sonra vücut ısılarının düşürülmesi gerekmektedir. Bunun için kafa, göğüs ve koltuk altı gibi bölgelere soğuk kompres uygulanabilir. Kan akışının yönü ve tansiyonu yükseltmek amacıyla ise ayakların yerden yüksek bir noktaya kaldırılması faydalı olmaktadır. Henüz bilinç kaybı yaşamayan hastalara su başta olmak üzere sıvı takviyesi yapılmalıdır.
Bilinci kapalı hastalara ise sıvı verilmemesi ve hemen bir sağlık kuruluşuna sevkinin sağlanması gerekmektedir. Güneş çarpması belirtileri gösteren bireylere bazı yöntemlerin ise uygulanmaması gerekmektedir. Sıklıkla yapılan alkol içerikli kolonyaların koklatılması, katı yiyecekler verilmesi ve bilinci açık olmayan hastalara su içirmeye çalışmak yanlış uygulamalar arasında bulunmaktadır.
Geçmiş yıllarda bölgemiz ve şehrimiz için GÜNEŞ ÇARPMASI vakaları ile çok nadir karşılaşırken son yıllarda oran arttı. Artışlar göz önüne alındığında en iyi ve
en ekonomik tedavi, hasta olmamaktır. Bunun için de koruyucu sağlık hizmetlerinin neler olduğunu bilmek ve uygulamak gerekir. Sağlıklı günler dileğiyle. 12.07.2023